Göksu Deltası adında Mersin’in Silifke ilçesinde yer alan bu bölge 300’ü aşkın Kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Göksu Deltası aynı zamanda bir Ramsar alanıdır ve bir çok göçmen kuş açısından önemli bir sulak alandır. Göksu Deltası deniz kaplumbağaları “Caretta caretta” ve “Chelonia mydas” ın yumurtalarını bıraktığı, Akdeniz’deki en önemli ana yuvalama bölgelerinden birisini oluşturur. Ramsar Sözleşmesi kapsamında tescillenmiş bir Ramsar Alanıdır.
Bölgedeki canlı çeşitliliği dolayısıyla bu bölge doğa fotoğrafçılarının, kuş gözlemcilerinin ve botanikçilerin uğrak yerlerinden biridir.
Ayrıca yumuşak kabuklu Nil Kaplumbağası (Trionyx triunguis)’nın da yuvalama alanlarından birisidir. Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesinde 507 bitki taksonu bulunmakta olup bunlardan 10 tanesi endemik taksondur.
Bölge koruma altındadır kamp yapmak hele ki ateş yakmak ve avlanmak kesinlikle yasaktır. Bu bölgeyi ziyaret edip çadırla konaklamak isteyenler deltanın dışında kalan Taşucu sahil şeridinde çadır kurabilirler. Aşağıdaki haritada koruma altında olan bölge işaretlidir bu alan dışında çadır kurabilirsiniz.
Delta çevresinde zaman zaman doğa klüpleri tarafından Trekking etkinlikleri düzenlenmektedir. Bireysel olarak trekking etkinlikleri gerçekleştiren küçük gruplara da denk gelmek mümkündür.
Göksu Deltası ve yakın çevresi tarihi ve arkeolojik değerler açıdan çok zengindir. Delta içerisinde yer alan üç höyük kalıntısının Hitit dönemine ait olduğu sanılmaktadır. Paradeniz Lagünü kenarındaki kumullarda Roma ve Bizans dönemlerine ait büyük yapı kalıntıları bulunmuştur. İncekum yakınlarında, ve Akgöl’ün güneyinde yer alan kumullarda da bazı kalıntılar yer almaktadır.
Altınkum ve Gazi Çiftliğinde yer alan iki yatır bölgedeki yedi kardeş yatırlarından ikisidir. Hacıpaşalar çiftliğinde bulunan iki alçak Höyük, Roma – Bizans kalıntıları, Ulugöz Su Kovaları ve Atatürk Çiftliği tarihsel niteliktedir. Ayrıca Deltanın batısında tarihi 13. 14. yy’a kadar uzanan Roma, Bizans ve Ermeni kalıntıları vardır.
Meryemlik, Hıristiyan döneminde önemli bir hac merkezi olan kent, Roma ve erken Bizans dönemlerinde kurulmuştur. Silifke’nin ise günümüzde tarihi kalıntılarla dolu olması, Roma ve Bizans dönemlerinde çok gelişmesindendir. Atakent (Susanoğlu) / Corasium da 7. yüzyıla kadar önemini ve varlığını sürdürdüğü sanılan Bizans Liman kalıntıları bulunmaktadır.
İlanları Karşılaştır
Karşılaştır