Öldüren Tehlike: Kanyonlarda Sifon Oluşumu

Kanyonlarda Sifon Oluşumu

Bu yazıyı kanyoning sporu yapmaya meraklı iseniz can güvenliğiniz için, yalnızca meraktan okuyorsanız şayet genel kültür adına sifon oluşumunun nasıl oluştuğunu ve nelere yol açabileceğini öğrenmenizi tavsiye ederiz.

Doğa sporlarını seven herkesin ilgiliyle takip ettiği bir spordur kanyoning (Canyoning).

Ancak bu ilgi ve alaka hidrodinamik yasalarının kurbanı olmamıza sebep olmaması için bilgiye ve birikime ihtiyacımız var. Bazı sifon oluşumları öylesine yüksek bir debiye sahiptir ki bazen bu bilgi birikim bile suyun bu kuvveti karşısında çaresiz kalır. Sifonlar hiç şüphesiz bir kanyon ortamında karşılaşabileceğiniz en tehlikeli ve ölümcül tehditlerden biridir. Geçmiş yıllarda Kastamonu’nun Valla kanyonunda yaşanan ve bir kişinin sifona kapılarak hayatını kaybettiği vahim olay sifon tehdidinin ciddiye alınması gereken bir konu olduğunu ne yazık ki bizlere bir kez daha hatırlatıyor.

 

Sifonlar Nasıl Oluşur?

Sifon denince aklımıza doğrudan klozet geliyor. Akarsularda oluşan sifonun bu sifonlardan pek de bir farkı yok esasen. Bir tuşa basarak litrelerce suyu, bir anda bir delikten geçmek durumunda bırakmak ile  bir akarsu üzerinde akış yönünde kayaların arasında oluşan çeşitli boyutlarda ve geometrik yapılarda olan deliklerden suyun akıp yoluna gitmesi de yine sifon adıyla anılır. Ancak bu sifonlarda su akışı dur durak bilmeden devam eder. Ve hatta bazı tür sifonlarda su salınımlı (türbülanslı) olarak dahi akabilir.

Sifonlar, suyun yüksek debiyle akmakta olduğu bölgelerde yer alan kayaların arasındaki boşluklarda, orta su ve taban seviyesinde oluştuğu için çoğu zaman fark etmesi zordur.

Sifonun bazen tamamen su tabanında oluştuğunu ve her zaman görünmeyebileceğini aklınızda bulundurmalısınız. Kanyonlarda Sifon Oluşumu söz konusu olduğunda bu sifonlar her boyutta ve şekilde olabilir.

Görselde görüldüğü üzere kayanın altında oluşan bu sifon çok güçlü bir dip akıntısı oluşturur. Bu akıntı eğer ayaklarınızı suyun altına uzatmış iseniz ayaklarınızdan bu akıntıya kapılmanıza sebep olur. Sifonları tehlikeli yapan da budur.

Geniş Sifonlar

Bazı sifon oluşumları bir insanın rahatlıkla geçebileceği kadar büyük olabilir, sifonun yapısı böyle olsa dahi sifonun içerisinden bir insanın yüzerek diğer tarafa geçmesi sifonun geometrisinin sifon içerisinde takılmamıza sebep olabileceği sebebiyle ciddi riskler taşır. Alınmaması gereken bir risktir diyebiliriz.  Bu tarz geniş oluşumlu sifonlarda debi yani suyun akış hızı ve kuvveti düşüktür.

Kazara bu tarz bir sifonun akışına kapılan birinin sudan ekip arkadaşlarının yardımları ile sifonun akıntısından çıkması mümkün olabilir.

Dar Sifonlar

Ancak dar sifonlar, yine hidrodinamik yasaları gereği suyun hızını arttırırken, suyun akışına ve kuvvetine karşı savaşmayı imkansız kılan en tehlikeli sifonlardan biridir.

Herhangi bir sebepten dolayı siz veya ekibinizden herhangi biri bu tarz bir sifonun içine emilirse, kurtarma olasılığı ne yazık ki çok düşüktür. Olası kurtarma senaryoları bir ip kullanmak ve kişinin batmasını engellemektir. Böylelikle onu kavrayabilir ve bir ihtimal kendilerine çekebilirler. Ayrıca, kurtarıcıya bağlı bir ip ile sifonun içine girmeye de çalışılabilirsiniz, ancak ne yazık ki bu manevra son derece tehlikelidir; bu durum hem mağdur hem de kurtarıcının sıkışması ihtimaline neden olur.

 

Sifon Tespiti :  Önceden Tespit Edilebilir!

Kanyoning sporunda kanyon geçişi öncesi yapılan keşiflerin önemi burada ortaya çıkmaktadır. Kanyon geçişi öncesinde kanyon bir ekip tarafından incelenerek sifon şüphesi yaratan bölgeler suya bir ip ve ucuna bağlı (genelde bir pet şişe) sarkıtılarak akıntı şiddeti kontrol edilir. Sifonu bulunmayan bir kayanın dibinde akış yönü istikametinde bir debiye rastlananamaz. Kayaya çarpan suda yanlara doğru bir akıntı hakim olur. Ancak sarkıtılan nesne akış yönünde hareketleniyorsa burada bir sifon olduğunun göstergesidir.

Reklamsız gezinti için

 

 

Tartışmaya Katıl

Reklamsız gezinti için

İlanları Karşılaştır

Karşılaştır